Investing.com – Hedef Holding Yönetim Kurulu Lideri Dr. Namık Kemal Gökalp, 2025 yılına ait ekonomik değerlendirmelerini ve beklentilerini paylaştı. Gökalp, ABD’de Donald Trump’ın seçim zaferi akabinde başlayan siyasi geçiş süreci, Avrupa’daki politik belirsizlikler ve Türkiye’nin sıkı para siyasetlerinin küresel piyasalar üzerindeki tesirlerine değindi.

Gökalp, ABD iktisadının Avrupa’ya kıyasla dirençli kalacağını ve doların güçlü duruşunun gelişmekte olan ülkeler üzerinde baskı yaratma potansiyeli taşıdığını belirtti. Lakin Türkiye’nin, sıkı para siyasetlerinin devamıyla müspet bir ayrışma sağlayabileceğine vurgu yaptı. Bilhassa Fed’in faiz kararlarının ve Çin-ABD bağlantılarının, 2025 yılında ekonomik görünüm üzerinde belirleyici olacağını tabir etti.

Türkiye’de sermaye girişleri ve TL’de pahalanma beklentisi

Türkiye iktisadını pahalandıran Gökalp, TCMB’nin sıkı para siyaseti ile enflasyonla uğraşta kararlılık sergilediğini ve bunun TL’de gerçek pahalanma temasıyla birlikte rezervleri güçlendirebileceğini belirtti. Gökalp, mevcut siyaset faiz oranının %64,8 olduğu bir ortamda, Türkiye’nin %9,3 gerçek faizle gelişen ülkeler ortasında olumlu bir ayrışma sağladığını söz etti.

Sermaye girişlerinin yılın ikinci yarısında hızlanabileceğini belirten Gökalp, Merkez Bankasının swap kanallarını açmasının sermaye akışını artırabileceğini ve bunun Türk varlıklarına müspet tesirler yaratabileceğini söyledi. Ayrıyeten, toparlanan bilançolar ve yabancı yatırımcı ilgisiyle Borsa İstanbul’da yılın ikinci yarısında önemli bir ivmelenme beklediğini lisana getirdi.

Faiz indirim döngüsünün etkileri

Gökalp, global merkez bankalarının faiz indirim döngülerine devam edeceğini, bu durumun enflasyonun dengelenmesine ve büyümede yavaşlamaya yol açabileceğini belirtti. Türkiye özelinde, 2025 yılı için %3 büyüme ve %28 enflasyon beklentisi öngörülüyor. Gökalp, faiz indirimlerinin, yüksek faizlerden getiri elde eden yabancı yatırımcıların riskli varlıklara geçişini hızlandırabileceğine işaret etti.

Hedef Holding’in küme şirketlerinden İnfo Yatırım’ın 2025 Strateji Raporu’na nazaran, BIST 100 endeksi için yıl sonu gayesi 14.500 düzeyinde belirlenmiş durumda. Raporda, kredi derecelendirme kuruluşlarının not artırımları, swap kanallarının açılması, BIST 50’deki açığa satış yasağının kaldırılması ve CDS’teki geri çekilme beklentilerinin Borsa İstanbul için kıymetli katalizörler olacağı tabir ediliyor.

Dr. Namık Kemal Gökalp, Türkiye’nin 2025 yılında sıkı para siyaseti ve güçlü makroekonomik temellerle müspet ayrışma sağlayabileceğini tabir etti. Yılın ikinci yarısında sermaye girişlerinin hızlanması ve borsa tarafında yaşanabilecek hareketlilik, yatırımcılar için kıymetli fırsatlar yaratabilir. Lakin jeopolitik gelişmeler ve global merkez bankalarının kararlarının piyasalar üzerindeki tesiri dikkatle izlenmeli.